10 Kasım 2012 Cumartesi

İsa şefkatli, süper-zeki bir gay ... mi?











Elton John'a tepki BBC'nin "Parade" dergisine verdiği demeçte Hazreti İsa için hakarete varan ifadeler kullanan ünlü şarkıcı Elton John'a başta Hristiyan alemi olmak üzere tüm dünya tepki gösteriyor.John’un sözleri ABD’deki Hıristiyan toplulukları öfkelendirirken, ülkede Katolik Birliği’nin başkanı Bill Donohue, İngiliz şarkıcının bu konuda yorum yapacak "son kişi" olduğunu söyledi.

"JOHN'UN SÖZLERİ SAÇMALIK"
ABD'deki Hristiyan topluluklarından Christian Voice’un yöneticisi Stephen Green de şarkıcının söylediklerini "saçmalık" olarak nitelendirdi ve yüz binlerin öfkesini şöyle dile getirdi: "John ilgi çekmeye çalışıyor."John’a ülkesi İngiltere’den şiddetli tepki geldi. BBC kanalına konuşan İngiliz Kilisesi sözcüsü, "Hz İsa’nın tarihi kişiliğiyle ilgili yorumları yapacak kişi John değil, bu işin bilimiyle uğraşanlardır" dedi.

BULGARİSTAN'DAN SERT TEPKİ
John'a en sert eleştirilerden biri ise Bulgaristan Ortodoks Kilisesi oldu.Filibe bölgesi metropoliti Nikolay, kilise adına yaptığı resmi açıklamada, Bulgaristan'da 13 Haziran'da konser verecek olan şarkıcının sözlerinin, "kutsal Paskalya orucu döneminde Hristiyanları doğru yoldan saptırmayı amaçladığını" öne sürdü.

"KENDİ GÜNAHLARINA BAKSIN"
Nikolay, "Bu insan (Elton John), kendi günahını Hz. İsa'ya yakıştırmaya çalışıyor" ifadesini kullandı. NE DEMİŞTİ? Elton John, “Bence İsa şefkatli, süper-zeki bir gay adamdı. İnsanların neden bu kadar gaddar olduğunu anlamıyorum. Ortadoğu'da eşcinsel bir kadın olmayı deneyin, ölmekten beter olursunuz” demişti.








İsa'dan önceki İsa'lar! Hıristiyan dini kitabında şekillenmiş “tek bir İsa”, bu bakımdan gerçeklere zaten aykırı idi. Tarihteki "erken İsa"ların özelliklerinin Nasıralı sıradan İsa’ya maledildiğini, belki yoktan bir İsa üretildiğini değişik yerlerde incelemeye çalışmıştık. Bilhassa İsa’nın "son haftası"ndaki ritüeller, bu durumu çok açık ortaya koymaktadır. Çünkü “son hafta”da İsa’nın başına gelenlerin, neredeyse harfi harfine, tanınan İsa'dan 2500-3000 yıl önceki Dumuzi/İşaggu ilahilerinde yer aldığını biliyoruz artık. Murat Belge gibi, bu alanlarda hem bilgisiz ve fakat hem de ukela olan nihilist yazarların, “Hıristiyanist ateizm”ini incelerken, yukarıdaki noktalardan farklı olarak, "4 temel İncil" yazılımlarının farklı ön topluluklara, onların geleneklerine bağlı olarak şekillenmiş olduğundan kısmen bahsetmiştik. Bugünkü farklı Hıristiyan mezhep ve kollarının gerisinde de, eski farklı toplulukların farklı örgütlenme ve kült kaynakları yer almaktadır. Onlar arasındaki farklılıklar yöneticilerinin kişisel ihtiraslarından kaynaklanıyor değildi. Farklı kiliselerin jargonlarında yer alan her farklı İsa tanımı, o toplulukların farklarını da ortaya koymaktadır. İsa’nın “İbrahim'in Oğlu”, “İnsanoğlu”, “Tanrı'nın Kulu” , “Âdem Oğlu” veya “Tanrı Oğlu”, hatta “tanrı” veya “Mesih” olarak nitelenmesi, bize, eski dönemde farklı toplum birimlerin, farklı kült özelliklerini, farklı örgütlenme tarzlarını ; farklı kurban sunum biçimlerini, farklı totemlerini ( “Kuzu İsa”, “eşek sıpası”, “küçük güvercin”,“üzüm asması”, “buğday” vb…) ifade eder.

http://toplumvetarih.blogcu.com/isa-dan-onceki-isa-lar/3778417





GILGAMIŞ DESTANI

Gılgameş:

"Erkekler O (Enkidu)'nun ayaklarını öptüler ve ben, o bir karıymış gibi, üzerinde ondan zevk aldım..."

...... O, erkek güzelidir. 
Tam güçlüdür; senden güçlüdür. 
Gece gündüz dinlenmesi yoktur. 
Engidu, kıskançlığını bırak! 
Ona, Gılgamış’a, sevgiyi Şamaş (25) gösterdi. 
Onun aklını düşüncesini Anu, Enlil ve Ea (26) genişlettiler; 
sen o dağdan gelmezden önce, 
Gılgamış seni düşünde gördü; 
düşünü yorarak kalktı, anasına anlattı: 
“Aman ana, ben bu gece bir düş gördüm. 
 Bütün gücümle adamların arasından geçip ileri gittim. 
Orada gökyüzünün yıldızları birdenbire yere döküldüler. 
Göktaşı gibi yukardan aşağı üstüme düştü. 
Onu kaldırmak istedim. 
Bana ağır geldi, kımıldatmak istedim, kımıldatamadım. 
Uruk halkı oraya toplandı. 
Erkekler onun ayaklarını öptüler ve ben, o bir karıymış gibi, üzerinde ondan zevk aldım (27). 
Orada kendi kendime zorladım. 
Onlar bana yardım ettiler. 
Onu kaldırdım ve sana getirdim.” 
 
Her şeyi öğrenen Gılgamış’ın anası, Gılgamış’a anlattı: 
 “Gılgamış, bu açık bir şeydir. 
Kırda sana benzer biri doğmuştur. 
Onu dağlar yetiştirmiştir. 
Senin onu görür görmez, bir karıymış gibi üzerinde ondan zevk aldığın adam, senden asla ayrılmayacaktır. Adamlar onun ayaklarını öpecektir. 
Sen onu kucaklayacaksın. 
Onu bana getireceksin! 
O, güçlü Engidu’dur. 
Dar zamanda arkadaşa yardım eden bir yoldaştır. 
Ülkede en güçlü odur. 
Güçlüdür. 
Gökten inen yoğun cevhere benzer. 
Gücü büyüktür. 
Senin, karı gibi, üstünde zevk aldığın o adam, senden hiç ayrılmayacaktır.” 
 
Gılgamış uyumak için yattı ve başka bir düş gördü. 
Anasına anlattı: “Aman ana, başka bir düş gördüm. 
Karışık şeyler gördüm. 
Uruk’ta yolun ortasında bir balta yatıyordu. 
Bunun çevresine toplanmışlar; halk da oraya zorluyordu. 
Bu baltanın görünüşü şaşırtıcıydı. 
Ona baktığımda sevindim. 
Onu severek, bir karıymış gibi, onun üzerinde ondan zevk aldım ve yanıma koydum.” 
 
Bilge, bütün bilimleri bilen Ninsun (28), oğluna dedi: 
 “Gılgamış, senin o adamı görmenin, o bir karıymış gibi onun üzerinde ondan zevk almanın anlamı, onu sana denk tutacağımı gösterir. 
Bu, yine güçlü Engidu’dur, 
dar zamanda arkadaşa yardım eden bir yoldaştır. 
Ülkede en güçlü odur. Güçlüdür. Gökten inen yoğun cevhere benzer, gücü büyüktür!”
 GILGAMIŞ DESTANI 
 
 
 




GILGAMIŞ DESTANI

Gılgameş: "Erkekler O (Enkidu)'nun ayaklarını öptüler ve ben, o bir karıymış gibi, üzerinde ondan zevk aldım..."


...... O, erkek güzelidir. Tam güçlüdür; senden güçlüdür. Gece gündüz dinlenmesi yoktur. Engidu, kıskançlığını bırak! Ona, Gılgamış’a, sevgiyi Şamaş (25) gösterdi. Onun aklını düşüncesini Anu, Enlil ve Ea (26) genişlettiler; sen o dağdan gelmezden önce, Gılgamış seni düşünde gördü; düşünü yorarak kalktı, anasına anlattı: “Aman ana, ben bu gece bir düş gördüm. Bütün gücümle adamların arasından geçip ileri gittim. Orada gökyüzünün yıldızları birdenbire yere döküldüler. Göktaşı gibi yukardan aşağı üstüme düştü. Onu kaldırmak istedim. Bana ağır geldi, kımıldatmak istedim, kımıldatamadım. Uruk halkı oraya toplandı. Erkekler onun ayaklarını öptüler ve ben, o bir karıymış gibi, üzerinde ondan zevk aldım (27). Orada kendi kendime zorladım. Onlar bana yardım ettiler. Onu kaldırdım ve sana getirdim.” Her şeyi öğrenen Gılgamış’ın anası, Gılgamış’a anlattı: “Gılgamış, bu açık bir şeydir. Kırda sana benzer biri doğmuştur. Onu dağlar yetiştirmiştir. Senin onu görür görmez, bir karıymış gibi üzerinde ondan zevk aldığın adam, senden asla ayrılmayacaktır. Adamlar onun ayaklarını öpecektir. Sen onu kucaklayacaksın. Onu bana getireceksin! O, güçlü Engidu’dur. Dar zamanda arkadaşa yardım eden bir yoldaştır. Ülkede en güçlü odur. Güçlüdür. Gökten inen yoğun cevhere benzer. Gücü büyüktür. Senin, karı gibi, üstünde zevk aldığın o adam, senden hiç ayrılmayacaktır.” Gılgamış uyumak için yattı ve başka bir düş gördü. Anasına anlattı: “Aman ana, başka bir düş gördüm. Karışık şeyler gördüm. Uruk’ta yolun ortasında bir balta yatıyordu. Bunun çevresine toplanmışlar; halk da oraya zorluyordu. Bu baltanın görünüşü şaşırtıcıydı. Ona baktığımda sevindim. Onu severek, bir karıymış gibi, onun üzerinde ondan zevk aldım ve yanıma koydum.” Bilge, bütün bilimleri bilen Ninsun (28), oğluna dedi: “Gılgamış, senin o adamı görmenin, o bir karıymış gibi onun üzerinde ondan zevk almanın anlamı, onu sana denk tutacağımı gösterir. Bu, yine güçlü Engidu’dur, dar zamanda arkadaşa yardım eden bir yoldaştır. Ülkede en güçlü odur. Güçlüdür. Gökten inen yoğun cevhere benzer, gücü büyüktür!” GILGAMIŞ DESTANI

http://toplumvetarih.blogcu.com/gilgamis-destani/1708834



GILGAMIŞ DESTANI Gılgameş:

"Erkekler O (Enkidu)'nun ayaklarını öptüler ve ben, o bir karıymış gibi, üzerinde ondan zevk aldım..."


...... O, erkek güzelidir. Tam güçlüdür; senden güçlüdür. Gece gündüz dinlenmesi yoktur. Engidu, kıskançlığını bırak! Ona, Gılgamış’a, sevgiyi Şamaş (25) gösterdi. Onun aklını düşüncesini Anu, Enlil ve Ea (26) genişlettiler; sen o dağdan gelmezden önce, Gılgamış seni düşünde gördü; düşünü yorarak kalktı, anasına anlattı: “Aman ana, ben bu gece bir düş gördüm. Bütün gücümle adamların arasından geçip ileri gittim. Orada gökyüzünün yıldızları birdenbire yere döküldüler. Göktaşı gibi yukardan aşağı üstüme düştü. Onu kaldırmak istedim. Bana ağır geldi, kımıldatmak istedim, kımıldatamadım. Uruk halkı oraya toplandı. Erkekler onun ayaklarını öptüler ve ben, o bir karıymış gibi, üzerinde ondan zevk aldım (27). Orada kendi kendime zorladım. Onlar bana yardım ettiler. Onu kaldırdım ve sana getirdim.” Her şeyi öğrenen Gılgamış’ın anası, Gılgamış’a anlattı: “Gılgamış, bu açık bir şeydir. Kırda sana benzer biri doğmuştur. Onu dağlar yetiştirmiştir. Senin onu görür görmez, bir karıymış gibi üzerinde ondan zevk aldığın adam, senden asla ayrılmayacaktır. Adamlar onun ayaklarını öpecektir. Sen onu kucaklayacaksın. Onu bana getireceksin! O, güçlü Engidu’dur. Dar zamanda arkadaşa yardım eden bir yoldaştır. Ülkede en güçlü odur. Güçlüdür. Gökten inen yoğun cevhere benzer. Gücü büyüktür. Senin, karı gibi, üstünde zevk aldığın o adam, senden hiç ayrılmayacaktır.” Gılgamış uyumak için yattı ve başka bir düş gördü. Anasına anlattı: “Aman ana, başka bir düş gördüm. Karışık şeyler gördüm. Uruk’ta yolun ortasında bir balta yatıyordu. Bunun çevresine toplanmışlar; halk da oraya zorluyordu. Bu baltanın görünüşü şaşırtıcıydı. Ona baktığımda sevindim. Onu severek, bir karıymış gibi, onun üzerinde ondan zevk aldım ve yanıma koydum.” Bilge, bütün bilimleri bilen Ninsun (28), oğluna dedi: “Gılgamış, senin o adamı görmenin, o bir karıymış gibi onun üzerinde ondan zevk almanın anlamı, onu sana denk tutacağımı gösterir. Bu, yine güçlü Engidu’dur, dar zamanda arkadaşa yardım eden bir yoldaştır. Ülkede en güçlü odur. Güçlüdür. Gökten inen yoğun cevhere benzer, gücü büyüktür!” GILGAMIŞ DESTANI http://toplumvetarih.blogcu.com/gilgamis-destani/1708834




GILGAMIŞ DESTANI Gılgameş: "Erkekler O (Enkidu)'nun ayaklarını öptüler ve ben, o bir karıymış gibi, üzerinde ondan zevk aldım..."
Sodom ve Gomora`nın Yıkılışı

BÖLÜM 19

1 İki melek akşamleyin Sodom`a vardılar. Lut kentin kapısında oturuyordu. Onları görür görmez karşılamak için ayağa kalktı. Yere kapanarak,

2 Efendilerim dedi, “Kulunuzun evine buyurun. Ayaklarınızı yıkayın, geceyi bizde geçirin. Sonra erkenden kalkıp yolunuza devam edersiniz.” Melekler, “Olmaz” dediler, “Geceyi kent meydanında geçireceğiz.”

3 Ama Lut çok diretti. Sonunda onunla birlikte evine gittiler. Lut onlara yemek hazırladı, mayasız ekmek pişirdi. Yediler.

4 Onlar yatmadan, kentin erkekleri -Sodom`un her mahallesinden genç yaşlı bütün erkekler- evi sardı.

5 Lut`a seslenerek, “Bu gece sana gelen adamlar nerede?” diye sordular, “Getir onları da yatalım.”

6 Lut dışarı çıktı, arkasından kapıyı kapadı.

7 Kardeşler, lütfen bu kötülüğü yapmayın dedi,

8 Erkek yüzü görmemiş iki kızım var. Size onları getireyim, ne isterseniz yapın. Yeter ki, bu adamlara dokunmayın. Çünkü onlar konuğumdur, çatımın altına geldiler.

9 Adamlar, “Çekil önümüzden!” diye karşılık verdiler, “Adam buraya dışardan geldi, şimdi yargıçlık taslıyor! Sana daha beterini yaparız.” Lut`u ite kaka kapıyı kırmaya davrandılar.



GILGAMIŞ DESTANI Gılgameş: "Erkekler O (Enkidu)'nun ayaklarını öptüler ve ben, o bir karıymış gibi, üzerinde ondan zevk aldım..."

GILGAMIŞ DESTANI Gılgameş: "Erkekler O (Enkidu)'nun ayaklarını öptüler ve ben, o bir karıymış gibi, üzerinde ondan zevk aldım..."

GILGAMIŞ DESTANI Gılgameş: "Erkekler O (Enkidu)'nun ayaklarını öptüler ve ben, o bir karıymış gibi, üzerinde ondan zevk aldım..."
http://www.facebook.com/pages/T%C3%BCrkiye-Bilimsel-Ateistler-Birli%C4%9Fi-TBAB/244601975575113

1 yorum: