1 Eylül 2013 Pazar

Çağımızda İslam'dan Olumlu Devrim Çıkmaz!

İslam, Kuran'la şekillendirilmiş bir dindir.

Kuran temelindeki İslam dönüştürülememiştir; dönüştürülemez!

Toplumsal sorunlara yönelik çeşitli sorunlarda olumlu çözümler bulmak isteyen 
İslami bir bölüm kişinin bu yönde güzel amaçlar beslemeleri oldukça önemlidir. Fakat onlara anlatılması gereken, "emek, fakirlik, ezilmek" gibi toplumsal sorunların çaresini Kuran'la biçimlendirilmiş İslam'da aramanın boş bir çaba olacağı gerçeğidir!

Böyle bir iddia boş olduğu kadar, çevredeki insanlar bakımından da aldatıcı bir propaganda işlevi görmektedir.

Kuran'dan, yer-zaman bağlantısından ve yazım amacından koparılmış, 'cımbızlanmış' kırık-kopuk bir kaç sözcük veya cümle üzerinden "İslam anlayışını tümden dönüştürme iddiası" formüle edebilmek,"cesaret" işidir.

Bu "cesaret"in arkasından hangi argümanların çıkacağını; bu çizginin ne yönde evrilebilir olduğunu önümüzdeki zaman dilimlerinde birlikte göreceğiz.

Şu an için, sayfamıza bilimsel ateist olarak katılan tüm arkadaşlarımızdan ortak bir çaba içinde, yorum ve bilgilerle katkıda bulunmalarını rica ediyoruz. "Anti kapitalist müslümanlar" denilen bu yapının İslam ve Allah'a dayandırılan teorik temelinden umulan olumlu hedeflerin çıkamayacağını kollektif olarak ortaya koymaya çalışalım.

Çünkü bunu, Bilimsel Ateistlerden başka gerektiği gibi yapabilecek bir başka güç yok gibi görünüyor...

                                                                           ***



İddia Büyük... Bakalım kitabın tezleri de bu büyüklüğe uygun mu?

"Devrim Ayetleri, kulaktan dolma bilgilerle yaşanan İslam anlayışını tümden 


dönüştürme iddiasıyla geliyor."

 
ARKA KAPAK YAZISI

Devrimci Müslümanlar bir süredir hemen herkesin ilgisini çekiyor. “İsyan ve İslam” şiarıyla 1 Mayıs’a katıldılar; başından itibaren Gezi Direnişi’nin ön saflarında yer aldılar. Sivas Katliamı’nı lanetlediler; beş yıldızlı otellerde değil TOMA’ların önu¨nde iftar açtılar. “Mu¨lk Allah’ındır” diyerek abdestli kapitalistleri lanetlediler; İslam’ın özel mu¨lkiyete bakışını tartışmaya açtılar.

Peki, kim bu Devrimci Müslümanlar? İslam’a, siyasete, iktidara, insan ilişkilerine ve gu¨ndelik hayata bakışları nasıl? Neye dayanarak İslam’ın devrimci olduğunu söylu¨yorlar? Ezilenlerin İslam’ı derken neyi kastediyorlar? Neden su¨rekli padişahlardan, sultanlardan değil de “yalnız yaşayan ve yalnız ölen” Ebu Zer’den, Habeş bir köle olan Bilal’den bahsediyorlar?

Devrimci Mu¨slu¨manların önde gelen isimlerinden Eren Erdem, yeni kitabı Devrim Ayetleri’nde işte bu soruları yanıtlıyor. Abdestli Kapitalizm, Şeytan Evliyaları ve toplatılması istemiyle dava açılan Nurjuvazi isimli kitaplarıyla bilinen Erdem, Devrim Ayetleri’nde yine ezber bozuyor. Dinin özgür “eşitlenmektir” diyen Erdem din elbisesi giyerek siyaset yapan ya da servet edinenlerin uykularını kaçıracak gerçekleri aktarıyor. Devrim Ayetleri, kulaktan dolma bilgilerle yaşanan İslam anlayışını tümden dönüştürme iddiasıyla geliyor.


                                                             



VİDEODA YER ALAN AYET VE HADİSLERDEN BAZILARI ŞÖYLE ;

“İnsan için emeğinden başkası yoktur”

Kur’an/ Necm Suresi; 39


“Başkaldırıyorum o halde varım”

Ali Şeriati

“ Biriktirdiklerinizle dağlanacaksınız. Kenz ateştir”

Kur’an/ Tevbe Suresi; 34-35

“ Yeryüzünde kendinize hazineler biriktirmeyin”

İncil / Matta; 6/ 19

“Kölelere özgürlük”

Kur’an / Beled Suresi; 13

“İşçinin hakkını alın teri kurumadan veriniz”

Hz . Muhammed

“Biz istiyoruz ki ezilenleri yeryüzünde önderler yapalım”

Kasas Suresi; 5

“Aç sabahlayıpta kılıcını çekmeyene şaşarım”

Hz. Ebuzer

“Komşusu açken tok yatan bizden değildir “

Hz. Muhammed

“Hem Tanrıya hem mamona (paraya) kulluk edemezsizin”

İncil ; 6/ 24

“Allah ve Elçisi faiz yiyenlere savaş açmıştır”

Kur’an/ Bakara Suresi; 279

“Ezilenleri özgürlüğe kavuşturun. Her türlü boyunduruğu ve zinciri kırın. Yiyeceğinizi açla paylaşın”

Tevrat / Yaşeya 58/ 6-7

“Her zaman yoksuldan yana ol, sömürücü zenginin yanında olma” Hz. Ali

http://toplumvetarih.blogcu.com/islami-sosyalizm-alanlar-da/12324095




 




















İslamistlerle Ortaklığın Teorisyenliğine de Soyundu!

Ertuğrul Kürkçü:

"Onlar kimseye dinlerini, benimsetmeye çalışmaz, biz de onları dininden kurtarmaya

 çalışmazsak, pekala aramızda emek eksenli bir ortaklık olabilir."

 

"Hz.Muhammed muhafazakar değil devrimciydi"... Diyerek İşe Başlayan Biri...

Kuran'ı ve İslam"ın 1400 Yıllık Uygulamasını Bir Yana Attığı Gibi, Muhammed'in Binlerce Yıllık Öncüllerini de Hiç Sözkonusu Etmeyen Bir Yöntem!


"Hazret"le yatıp "Muhammed"le Kalkan; Kuran'dan "Seçmece Karpuz" aramak gibi seçmece "Kelime"ler Arayan Bir Cımbızcı!

Bu yöntemlerle teşhir olmuş İslam'ı kurtarmak ve yerine güya "devrici İslam"ı geçirmek olanaksız!

Hayaller Güzel.... Ama Bir Yere Kadar!
 

Hürriyet'ten Aslı Barış daha piyasaya çıkmadan sosyal medyayı sallayan ‘Devrim Ayetleri’ kitabının yazarı Eren Erdem ile röportaj yaptı. İktidarı, muhafazakâr burjuvaziyi ve mevcut düzeni Kuran’daki ayetlere dayanarak eleştiren Erdem ile yapılan röportajdan işte öne çıkan işte yedi çarpıcı konu:

1-Çokeşlilik, muhafazakâr zamparaların uydurmasıdır: Kuran ‘Kadınlar toplumun kültürüdür’ diyor. Bugün kadınlarımıza baktığımız zaman, bir tür ‘Stockholm sendromu’ yaşayan bir muhafazakâr kadın tipolojisi ortaya çıktı. Kendisi dışında bir kadınla yaşamayı, kendisine meşru olarak kabul ettiren erkeklerle beraber oluyorlar. Birileri çıkıyor ‘çokeşlilik’ diyerek ‘Muhafazakâr zamparalığı’ dayatmaya çalışıyor. Zamparalığa abdest aldırmaya çalışıyorlar. Kuran-ı Kerim’in ilgili ayetleri geldiğinde, o dönemde o toplumda bir erkek 20-30 kadın alıyordu. Bu ayet indiğinde bu ilişki modeli tamamen reddedildi. “Aralarında eşitliği sağlayabiliyorsanız eğer, onlarla evlenin” deniyor bir ayette. Başka bir ayette ise “Hiçbir zaman eşitliği sağlayamazsınız” diyor. Dolayısıyla bu tasfiye ediliyor. Nisa Suresi’nde geçen (1-2-3) ‘mesna’ ‘sülase’ ve ‘rüba’ şeklinde terimler vardır. “Onları ikişer ikişer, üçer, üçer, dörder dörder nikâhlandırın” vurgusu vardır. Burada bahsi geçen üçerli, dörderli nikâhlamak, hızlı şekilde toplu nikâh töreni anlamına gelir. Dönemde Bedir ve Uhud savaşları vardı. Bu yüzden pek çok kişi yetim ya da dul kalırdı. “Yetimleri ya da yetime bakmakla yükümlü kadınları, kendi özelliklerine uygun kişilerle evlendirin” deniyor, üçer-dörder evlenin demiyor. Ayrıca Ebu Davud’da geçen Peygamberimizin bir hadisinde de, “Âdemoğluna bir ev, katıksız bir ekmek ve saliha bir eşten fazlası israftır” deniyor. Orada bahsedilen âdemoğlu da ‘insan’ anlamına gelmektedir, kadını da erkeği de kapsar. Dolayısıyla kadının da erkeğin de bir eşle akitli olması gerekir, ondan fazlası sarf yani haramdır.

2-Suriye’ye saldırmak, ne dine ne akla mantığa sığar: Kuran-ı Kerim’de ‘Hucurât Suresi’nde 9’uncu ve 10’uncu ayetlerde çok kritik bir vurgu vardır: “İki Müslüman toplum savaşıyorsa, kim haklı, kim haksız diye bakmayın, arayı bulun. Arayı bulduğunuz halde, bir taraf diğerine saldırıyorsa, ona karşı savaş açın” der. Saldıran haklıya karşı bile olsa, karşısında savaşmayı öngörür. Ancak bu savaşın haklı tarafı yok. Başbakan’ın “Suriye bizim iç meselemiz” yaklaşımı son derece doğruydu. Suriye sorunu, Müslüman dünya içinde çözülmelidir. NATO’nun, Amerika’nın, uluslararası silahlı güçlerin oraya girmesi için birtakım çalışmalar yürütmek, hiç meşru karşılanamaz. Sürekli Suriye’de bir azınlık rejimi olduğundan bahsediliyor. Suriye’de 30 bakan vardır. 27’si Sünni’dir, Esad’da dahil üçü Nusayri’dir. Laik bir devlet olmasına rağmen, diktatörlüktür. Ama Türkiye’de 20 milyon Alevi olmasına rağmen kabinede tek bir Alevi de olmamasına rağmen, demokratiktir. Bu nasıl bir çelişkidir? Amerikan atına binerek Osmanlı kılıcı sallamak bu tür sorunlar yaratacak. Biz Başbakan’ı böylesine saçma bir düellonun içinde görmektense, Ortadoğu’da barışı tesis eden bir noktada görmek isterdik.

3-Kuran-ı Kerim, devrimciliği savunur, muhafazakârlığa karşıdır: Neden iktidara karşı herhangi bir eleştiride bulunduğumuz zaman, Allah’ın kitabını eleştirmiş muamelesi görüyoruz? İktidarı eleştirmek benim görevim. Ben Peygamber’i örnek alıyorum. Peygamber, Mekke’deki iktidarı eleştirmiştir ve o iktidarı da bir halk devrimiyle yıkmıştır. Peygamberin yolunu izlediğini söyleyenler bugün statükonun ve durağan bir muhafazakâr siyasetin ağzına düşüyorlar. Peygamber muhafazakâr değildi. Peygamber devrimciydi. Muhafazakârlık İslam düşmanlığıdır. İslam durağan değildir. ‘Emr-i maruf nehy-i münker’: Türkçesi ‘kesintisiz devrim’ demektir. Sürekli olarak iyinin ayakta kalmasını sağlamak demektir. “O zalimler nasıl bir devrimle devrileceklerini görecekler” diyor ayet-i kerime. Yani dünyadaki zalimleri bir devrimle tehdit ediyor Kuran-ı Kerim. Nasıl bir devrimdir bu? Halk devrimidir. Kasas Suresi, beşinci ayet bunun nasıl olacağını anlatır: “Biz ezilenleri yeryüzüne önderler kılacağız.” Muhafazakârları önder yapacağız demiyor, ezilenleri diyor. Ezilenler fabrika işçileridir, evsizlerdir, yoksullardır, tüm alttakilerdir. Şatafat ve görkeme boğulanlar değildir. Onların önderi olacağını söylüyor, inancını sormuyor. Önemli değil, hangi dine inanırsa inansın, isterse ateist olsun. Yeter ki kendine yabancılaşmasın. Bana göre Che Guevara bu sürecin başını çekenlerden çok daha Müslüman’dır. Yaptığı siyaset ve insana bakış biçimi açısından Hugo Chavez bugün İslam’ı farkında olmadan yaşayan ender isimlerden biridir.

 
E.Erdem, "çocuk masalları" tadındaki anlatımlarında, "İslam'da, erkeğin çok kadınla evliliğinin neden meşru görüldüğünü (ona göre meşru görülmüyor imiş)" açıklarken, bir de şu argümanı kullanıyor:

"Dönemde Bedir ve Uhud savaşları vardı. Bu yüzden pek
çok kişi yetim ya da dul kalırdı."

"305 kişilik müslüman ordusu", "950 Kişilik müşrik ordusu" rakamları "pek çok yetim ve dul" gibi aklama argümanlarını boşa çıkarıyor...



2 yorum:

  1. Merhaba, siz burda hiçbir argüman ileri sürmemişsiniz, sadece kitabın yazarı dan bahsetmiştiniz. En sonunda eleştirdiğiniz kısım da "İslam, devrim dini değildir." ile alakasız bir konu. Makalenizde bilimselliği geçtim "İslam devrim dini değildir." argümanıyla alakalı doğru düzgün bir argüman bile yok.

    YanıtlaSil
  2. Merhaba,
    Genelde tüm dinsel imanlar, özelde de İslam dini hakkında söylediklerimizi tek tek makalelerde yeniden özetleme olanağı yok.Bu yazıda‘Devrim Ayetleri’ isimli, propaganda ile şişirilmiş bir iddialı kitabın çıkış anında,bir ön tavır alıyoruz.

    Diğer yazılarda da argüman bulamamış iseniz,haklısınız ama, her makalede farklı konuları ele aldığımıza dikkat etmek gerekir.

    Ayrıca "Çağımızda İslam'dan Olumlu Devrim Çıkmaz!" demek ile "İslam, devrim dini değildir." demek arasında "yer ile gök arasındaki fark" kadar "fark" olduğunu da ekleyelim.

    Şu anda, var olan haliyle, "İslam dininin" ortaya çıkış döneminde oynadığı toplumsal "devrimci" bir rolü oynaması, bir dizi sebepten bize olmaz görünüyor.


    YanıtlaSil